Acayip iddaaya giren ve hepsinde kazanan biri askere gitmiş. askerde alaydaki herkezin parasını sömürmüş komutandan parasını kaybedince bunun başka bi alaya gitmesine karar verilmiş. bizimkide rahat dururmu. genede tmm gidecem demiş ve gitmiş. tabi o daha varmadan komutan dier komutanı aramış
<<<< dostum bak size gelen adam çok idddaacı bulaşmayın hiç yenilmiyo bizim alayı batırdı demiş
<<<< dier komutanda tmm bulaşmam demiş kapatmış.
Neyse bizim adam varmış alaya gitmiş komutana. ooo komutanım beni tanıdınızmı yahu demiş.
komutan <<< tanımıyom.
bizimki <<< nasıl olurya korede seninle birlikte savaşmıştık
komutan <<< yok yanlış hatırlıyosun ben savaşmadım korede
bizimki <<< yapma ya hatta g.tüne şarampnel girmişti onudamı hatırlamıyon
komutan <<< öyle bişey olmadı
bizimkiz <<< varmısın iddaaya sen osun .100 dolara iddaaya girelim
komutan <<< varım al bak
demiş ve g.tünü göstermiş
bizimki<<< afedersiniz komutanım ben karıştırdım alın 100 dolarınız.
komutan adamı yendim sevinciyle dier komutanı arıyo ve dioki
<<< ne oldu sizin adamı iddaada yendim 100 dolarını aldım
dier komutan <<< sakın bana g.tünü gösterdiğini söyleme g.tünü görmek için tüm tümenle iddaaya girmişti
Donald Ramsfeld ölmüş ve öbür tarafa gitmiş .. Aziz Pederin karşısında cennetin kapısında dururken arkasında saatlerle dolu çok büyük bir kapı görmüş, ve sormuş :
- Bu saatler ne böyle?
Aziz Peder cevap vermiş :
- Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır.. Her yalan söyleyişinde saatteki ibre hareket eder..
Ramsfeld :
- OO, peki bu kimin saati?
- Bu Azize Teresa'nın saati.. İbre hiçbir zaman oynamadı, yani hiç yalan söylememiş..
- İnanılmaz, demiş Ramsfeld. Peki bu kimin saati? Aziz Peder cevap vermiş :
- Bu Abraham Lincoln'ün saati. İbre iki kez hareket etti, yani Abe tüm yaşamında sadece iki kez yalan söyledi..
En sonunda Ramsfeld dayanamamış ve sormuş :
- Peki Bush'un saati nerede?
- Bush'un saati İsa'nın ofisinde, İsa onu vantilatör olarak kullanıyor[/CENTER
birgün felsefe öğretmeni sınıfı yazılı yapıcakmış.ama bu felswefe öğretmeni öyle xzor öyle zor sorular sorarmış ki,hiç kimse dersin den 5 yada 4 alamazmış.bir gün yine sınıfı yazılı yapmış ama bir tane soru sormuş bu soruyu cewaplayan 5 alacakmış.öğtetmen bir sandelye alır ve masanın üstüne koyar,
öğrencilere de şu soruyu sorar:
bu sandalyenin burada var olmadığını kanıtlayın.
öğrenciler yine bişe yapamazlar ve boş kağıt verirler.ama bu soru yüzün den tek bir öğrenciye 5 werir.
çocuğun cewabı da şu olmuş:
-hangi sandalyenin......hahahahhahahhah e hadi gülünnnnnnnnnnn
trafik polisleri yoldan geçen araçlara bakarlar ve hiç kimse emliyet kemeri takmamıştır.sonra temel ve ailesi geçer onlar emliyet kemeri takmıştır.trafik polisi onları durdurur.VE tebrik eder ilk defa siz emliyet kemeri takmışsınız ve onlara beşyüz milyon ödül verir.derki merak etim bu ödüle ne yapacan temelde derki ehliyet alacam ve hemen karısı lafı değişştirir.temel biraz içince böyle sapıtır arkadan babası derki kaçak arabayla yola çıkmayalım der ve amcası derki rakı varmı ve biriside bağajdan çıkıp sınıra geldikmi sınıra geldikmi diye bagırır ve yakayı ele verirler....buda burada biter.....
Günün birinde alman,fıransız,ingiliz ve daha bir çok ülkenin zengini aralarına bizim TEMEL`i de alarak gönüllerince eylenmek için ucakla seyahate cıkmışlar.Eğlence adına herşeyi yapıp bol bol da içki tükettikleri bian alman birden ucağın kapısını acıp bırakın beni,ölmek istiyorum,Temel sormuş ulu uşağum habi süle bakiüm neden da alman benim annem kötü kadındı yani or...demiş ve atlamış.aradan daha on dakika gecmemişken bakmışlar busefer fıransız aynı nidayla kapıyı acıp atlamış.temel bi düşünmüş,bi düşünmüş tam atlayacak biri tutmuş,yarım yamalak bi türkceylelaz oğlu sen neden yoksa, Temel yooo demiş öyle diil da uşaum .adam sormuş peki neden?Temel :ula uşağım benim bu kadar or..... cocuğu içinde ne işim var da demiş